Herkesin bildiği gibi asker uğurlamam gerekiyordu. Uğurlamaya gitmeden öncede bilgisayarımda bir
takım sorunla olduğu için post giremiyordum. Bu sorunu dün halletim ve karşınızdayım. Sanırım
bundan sonra sık sık yazı yazacağım.
Çünkü ; üzgünüm, korkuyorum, çaresizim , daha da önemlisi korkularım konusunda çaresiz olmam.
Bir posttum da yazmıştım burada.
Ağlamam demişim . Demek ki ben gerçekten hiç üzülmemişim, hiç korkmamışım , hiç
sinirlenmemişim.
Bunu bu ayın 22. gününde fark ettim ben hiç ağlamayan ben !
''bu asker gidecek geri gelecek ''
Sözleriyle ağlamaya başlayıp sabahın yedisine kadar ağladım ! 2 dakikalık rüyalarımdan kabus
görerek ağlayarak uyandım. Korkum askere gitmesi değil . Gidip de dönüp dönemeyeceğinin
ihtimallere bağlı olması. Sonuçta doğu yolcusu şimdi için rahat her gece dua ediyorum . Sonra da
teröre lanetler yağdırıyorum.Ama asker gönderip geri dönüp dönmeyeceğini bilmek günlerini
saymak acaba bugün bir şey oldu mu diye düşünmek çok koyuyor insana. Dün aramadı bugün arar
mı onu da bilemem. Ama pazar ve pazartesi aradı oralarda hasta olmuş öksürüyor sesi kısılmış .
Ben şimdi ona diyemem ki ıhlamur iç biraz da yat geçer. Vatan beklemez. O alışmış ama akşam 9
da yatıp 05:30 da kalkıyormuş . Herkes altıda o beş buçukta.
Birde aradığı zaman konuştuğumuz bir dakika kırk dört saniyenin bana kırk asır gibi gelmesi var.
Biz hiç bir konuşmamızda Eee napıyosun demedik en az konuşmamız 40 dakikaydı. Ama bu bir
dakika kırk dört saniyelik konuşmalarda o kadar fazla diyoruz ki konuşacak bir şey bulamıyoruz.
Bu on beş ayın çabucak geçmesi dileğiyle...
ve birde konuştuktan sonra bütün gün yüzümde kocaman bir sırıtmayla gezmem de cabası.
Ve de onu rüyamda gördüğüm de yüz ifadem
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
arkadaşlar yorum yapmanız beni gerçekten çok mutlu ediyor. Nasıl diyim böyle bulutların üstüne falan çıkıyorum :)